GÜL YAPRAĞI OLMAK
Bir zamanlar bilginler ve şairler, *”suskunlar meclisi”* adıyla bir topluluk oluşturmuşlardı.
*Üye sayısı 40 kişiydi ve bunu artırmıyorlardı.*
*Üyeliğin ilk şartı çok düşünmek fakat çok az konuşmaktı.*
*O zamanlar meşhur şair ve bilgin Molla Câmî,* bu meclisin üyeleri arasında olmayı arzuluyordu.
Günün birinde suskunlar meclisinin bir üyesinin öldüğünü duyunca, onun yerine aday olmak için bilginlerin bulunduğu köşke geldi.
Kendisini karşılayan kapıcıya bir şey söylemeden, *ismini bir kağıda yazarak o sırada toplantı halinde bulunan suskunlar meclisine gönderdi.
Meclis üyeleri bu teklifi görünce biraz üzüldüler.
Molla Câmî oraya layık bir bilgindi, ama ölen üyenin yerine başka birini almışlardı.
Yeni bir üye için yer yoktu.
*Meclisin başkanı, bir bardağı tamamen suyla doldurduktan sonra Molla Câmî’ye gönderdi.*
Zeki bilgin, durumu kavramıştı.
*Bir damla daha olsa bardak taşacaktı.* Bunun üzerine o da hemen oracıktaki bir gülden küçük bir yaprak koparıp, nazikçe suyun üstüne koyuverdi.
*Bardakda ki su taşmamıştı. Bunu içeri gönderdi.*
Meclistekiler bu kibar cevabın mânasını anlamışlardı: Zarif insanların yeri başkaydı.
Üyeler, bu değerli bilgini de aralarına almaya karar verdiler.
Henüz yorum yapılmamış.